Darıca Halk Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Enver Bulut, Akçaabat sahilinden dolgu ile yapılması planlanan kara yoluna ilişkin çarpıcı tespitlerde bulundu. Geçtiğimiz günlerde yapılan “Akçaabat'ın sorunları ve çözüm önerileri” isimle paneli de değerlendiren Bulut, şu açıklamalarda bulundu:

“Karayollarının Akçaabat kıyı bandında yapılan çalışmalar ve edinilen bilgilerden kaynaklı deniz dolgusu ile Sahil Yolu çalışması endişesi taşıyan Akçaabatlılar Platformu’nun 26 Ekim Cumartesi günü “Akçaabat'ın sorunları ve çözüm önerileri” adlı bir panel düzenlenmişti.

Daha önce yaptığı açıklamalarla toplumda hak arayışlarına, sorunlara çare arayışı olacağı duygusu yaratan ancak panele davet edilen ve toplantıya katılmayan Akçaabat Kent Konseyi Toplantı çağrıcısı Hayrullah Ertem tarafından eleştirilmişti.

Akçaabat Kent Konseyi, Akçaabat’ın en önemli sorunu nedeniyle yapılan toplantıya iştirak etmemişlerdir.

Akçaabat ve mahallelerinin çözülmeyen sorunlarını çözmek için çapa göstermesi için Akçaabat Belediyesi sorumluluğu altında kurulan Akçaabat Kent Konseyinin oluşturulma biçimi ve hak arıyor görüntüsüyle halkın sorunlarına merhem olamayacağını başından beri doğru olmadığını söylemiştik.

Zaman içerisinde bugünkü tavrı ile ortaya çıkmıştır.

İktidar belediyelerinde oluşturulan Kent Konseyleri taraflıdır ve siyasidir zaten.

Elbette aralarında iyi niyetli dürüst arkadaşlar vardır.

Tarafsız olsalardı mahalle temsilcileri bu konseyde olması gerekirdi.

Kendi aralarında kurulan Kent konseyi yöneticilileri ve üyeleri toplantıya iştirak etmemeleri, toplantının siyasi olduğunu söylemeleri, İktidar kurumları yöneticilerinden yana tavır almış olduklarını ortaya koymuştur.

Akçaabat Kent Konseyinin 19 Nisan 2019 tarihinde birlikte yaptıkları basın açıklaması siyasi değil miydi?

Siyasetti tabi, ancak siyasetin kimden yana, kimler için yapılacağı meselesidir.

Akçaabat halkının çıkarları için doğruydu.

Bugün ise, bir yerleşim yerinin sorunlarının tartışıldığı bir toplantıda siyasi durum tespiti yapmak, karşı siyasi tavır almaktır.

Dolayısıyla Panele siyasi tavır koyulmuştur.

Aslında siyaset, insanların nasıl yaşamak istediğini belirleme sanatıdır.

Tabi ki insanlar siyasi olmaları gerekir.

Politik olmaları gerekir.

Haktır da.

Gereklidir de.

Ki, siyasilerin kim için, kimden yana politika ürettiklerini bilmelerini sağlar.

Siyasiler de sorunların nasıl çözülmesi gerektiğini ortaya koyarlar ve toplum da onları tercihlerine göre seçerler.

Dolayısı ile Kent Konseyleri de kimlerden oluşturulmuş olduğu yaptıkları eylem ve davranışları ile kimlerden yana olduklarını ortaya koyarlar.

Kent Konseylerinin Belediyelerde belediyeye bağımlı kurulması yanlıştır.

Sorunları belediyenin görememesi mümkün mü?

Kent Konseyi sorunları görecek ve belediyeye bildirecek, belediye de çözecek öylemi?

Görmek isterse görür, çözmek isterse çözer zaten.

Kent Konseyleri, Kurumların yapması gereken ve yapmadığı hizmetler ile toplum ve çevreye zarar verecek oluşumlar için mücadele etmesi gereken kuruluşlardır.

Aksi davranışlar, belediyenin yanında yer alarak belediyeye politik güç vermiş olurlar. İktidar kurumundan yana tavır almış olurlar. 

Halkın sorunlarının çözümünden yana olmayacaksanız, çözüm için arayışların toplanıldığı yerde olmayacaksanız bu toplumun çare arayışlarını, umutlarını, sömürmeyeceksiniz.  

Dolayısı ile bu siyaset halkı oyalamaktan öteye gitmeyecektir.

Halkın sorunlarının çözümünde baskı unsuru olabilmenin yolu Kent Konseyleri ve mahalle meclisleri bağımsız olarak kurulmalıdır.

Her meclis kendi mahallesinin çözülmeyen sorunları etrafında toplanmalı, tartışmalı, karar alıp kamuoyu yapmalı ve bu kararları Kent Konseyine bildirmeli,  Kent Konseyleri ile birlikte Mahalle Meclisleri yetkililerinin katılımıyla ortak kamuoyu yaparlar ve baskı unsuru oluştururlar.

Yol meselemize gelince;

Karadeniz Sahil Yolu ne kıyı ne kumluk ne de plaj bıraktı.

Dolgu demek; kıyı yok demektir

Kumluk yok demektir.

Deniz canlısı yok demektir.

Balık yuvaları yok demektir.

Oksijen üretmeyen göl halini alması demektir.

Denizden yol demek, daha masraflı demek, sıkışıklığa çözüm yok demektir.

Bu dolgu ve yol meselesi olursa bu Darıca sahiline dolgu ve yol olarak sıçrar.

Ne Darıca’ya ne Akçaabat’a bu projeyi onaylamıyoruz.

Kabul etmiyoruz.

 O nedenle yol çözümü güneyden yapılması gereken          Güney Çevre Yolu”dur.

“Güney Çevre Yolu” şehri rahatlatacak yoldur.

Akçaabat halkı kıyılarımızın yok olmasını istemiyor.

Denizden sahilinden yapılmak istenen yolu istemiyor.

Akçaabat halkı, sorunlarına çözüm üretecek politikalar istiyor.                       

Deniz sahilinden yol yapılması konusunun iptal edildiğini artık açıklayın!

Daha fazla zorlamayın artık!

Yormayın!”