Şampiyonluk yolunda emin adımlarla yoluna devam eden Trabzonspor Rize’de hiç ummadığı hava ve saha şartlarıyla karşı karşıya kaldı.

Maç öncesi yoğun kar yağışı nedeniyle maç ertelenir tartışmaları yapılırken yapılan yoğun çalışmalar sonucu saha kardan temizlendi.

Abdullah Hoca hava ve saha şartlarını görmesine rağmen özellikle Cornelius ile neden başlamadı diye düşünmedim değil. Çünkü hava ve saha şartları güzel olsaydı Djaniny’ ye tamam derdim. Şartlar böyle olunca Cornelius ile başlamak daha iyi olurdu görüşündeyim.

Böyle bir sahada Trabzonspor’un yerden oynaması mümkün değildi, uzun toplarla oyunu kanatlara yıkıp kenar ortalarıyla gol arasa acaba nasıl olurdu?

Maça gelirsek ilk yarıda rakibine hiç pozisyon vermeyen fırtına Visca ve Djaniny ile çok önemli iki pozisyonlardan yararlanamadılar.

İkinci yarıya çok iyi başlayan bordo mavililer 48. dakikada son haftaların gözde oyuncusu Abdulkadir ile deplasmanda 1-0 öne geçti.

Bu gol ev sahibi Rizespor’un kendine gelmesini sağladı ve hem sağdan hem solda kenar ortalarıyla Trabzonspor’un kalesini ablukaya aldılar.

Trabzonspor’un yapması gerekeni Rizespor yaptı ve art arta kazandığı iki penaltıyla 1-0 yenik durumdan 2-1 öne geçen taraf oldu.

Bu sahada top sürmek, yerden oynamak mümkün değildi. Trabzonspor, maç boyunca kenarları bir türlü istediği gibi kullanamadı.

Djaniny ile beraberliği yakalayan Trabzonspor, tecrübe ve kalite farkını da öne çıkarıp sahadan istediği sonuçla ayrılabilirdi ama Rizespor can havliyle olağan üstü mücadele etti.

Maçın uzatmaları oynanıyordu ki top, bir Rize kalesinde bir Trabzonspor kalesinde geziniyordu.

Fırtına rakip kalede gol aradığı anda ileriye atılan topa, Uğurcan’dan sonra çok şeyler beklediğimiz Erce çıkmadı. Rakip oyuncu ceza sahasına kadar geldi. Ceza sahasında rakibini düşüren Erce son saniyelerde penaltıya sebebiyet verdi. Top ileri gönderildiği anda Erce çıkmış olsaydı o pozisyonu kurtarırdı ama çıkmadı veya çıkmaya cesaret edemedi. Çok geç kaldı. Bu pozisyon öncesi ileriye atılan top esnasında Trabzonsporlu oyuncuya yapılan faulü hakem Volkan Bayarslan es geçti.  Orada faulü çalmış olsaydı penaltı olmayacaktı.

O yüzden bu maçın sonucunu; önce o faulü pas geçen hakeme sonra da çıkmayarak ceza sahasına kadar gelen oyuncuyu düşürerek penaltıya sebebiyet veren Erce’ye yazarım.

Bir maça bakarak değerlendirmiyoruz ama Uğurcan’dan sonra kaleci transferi kaçınılmaz gözüküyor.

Maçı 3-2 kaybeden Trabzonspor ligde ikinci mağlubiyetini almış oldu.

Maç sonu şunu da düşünmedim değil hava ve saha şartlarını gördükten sonra daha değişik 11 ile sahaya çıkılmış olsaydı acaba sonuç nasıl olurdu?

Çok daha güzel bir sonuçla sahadan ayrılabilirdi. En azından maçı kaybetmezdi.

Trabzonspor’da Siopis’e ayrı bir parantez açmak gerekiyor. İnanılmaz bir mücadele örneği gösterdi. Takımı adına sahanın en çalışkan oyuncusuydu diyebiliriz. Böyle oynadığı müddetçe orta sahada formayı asla vermez.

Sezon başından beri her maçta Trabzonspor’un en büyük sıkıntıyı sol tarafta yaşadığını bir kez daha gördük.

Maalesef 30 hafta geride kaldı. Sol bekten çok canı yandı, yanmaya da devam ediyor. Kim oynadıysa o açığı kapatamadı.

Sezon başında çok büyük umutlarla transfer edilen İsmail Köybaşı, o bölgede ilaç olamayacağını bir kez daha gösterdi.

Hava ve saha şartlarının Trabzonspor’un bütün futbolcularını daha çok etkilediğini düşünüyorum.

Mağlubiyet elbette herkesi üzdü. Artık ileriye bakılmalı. Rize maçı geride kaldı.

Şimdi milli ara. Milli aranın ardından iyi hazırlanıp Beşiktaş maçında bambaşka bir Trabzonspor bekliyoruz.

Bu arada Trabzonspor’a gönül veren taraftarlarımızın şu milli arada Nwakaeme’ye imza attırılmasını dört gözle beklediğini de dile getirelim.