Şu hayatta gelişen, yaşanan tüm olayların, yaşamların bir görünen kısmı, birde bizim görmediğimiz yada göremediğimiz arka tarafı vardır. Bunun en güzel anlatımı; “Madalyonun iki yüzü vardır.” deyimidir. İnsanoğlu herşeye kendi penceresinden bakar. Ama aslında, “hiçbirşey göründüğü gibi değildir.” Yaşanmış bir hikayeyi sizinle paylaşacağım.

Bir adam güzel bir kızla evlendi. Onu çok seviyordu. Bir kaç yıl sonra kadında kötü bir deri hastalığı oluştu. Yavaş yavaş güzelliğini kaybetmeye başladı. Bir gün kocası bir iş için seyahate çıktı. Adam dönüş yolunda kaza geçirdi ve görme gücünü kaybederek döndü. Ancak karı koca, aile yaşantılarına her zamanki gibi devam ettiler.

Kadın deri hastalığından dolayı günler geçtikçe eriyor, güzelliğini yavaş yavaş kaybediyordu. Adam kadını eskisi gibi sevmeye, eşini hoş tutmaya devam etti. Ve Kadın da adamı çok seviyordu. Evlilikleri, kadının hastalığına ve adamın görme gücünü kaybetmesine rağmen mutlulukla devam etti.

Bir gün kadın öldü. Ölümü kocasına çok büyük ve derin bir üzüntü yaşattı. Kocası eşine karşı tüm görevlerini, cenaze ritüellerini tamamladı ve şehri terk edip başka yere gitmek istedi.

Bunu duyan bir arkadaşı adamın yanına yaklaştı ve dedi ki: "Sen nasıl yalnız yürüyeceksin? Önceden karın sana yardım ederdi ama şimdi O hayatta değil. Başka yerlere yalnız nasıl gidip yaşayacaksın, gitme..."dedi. Adam cevap verdi;" Ben kör değilim. Körmüş gibi davrandım. Çünkü eşim bir hastalık yüzünden cildinin kötü durumunu benim gördüğümü bilseydi, hastalığından daha çok incinirdi ve üzülürdü. Ben Onu sadece güzelliği için sevmedim, aynı zamanda şefkatli ve sevgi dolu doğasına aşık oldum. Ben de bu süreçte kazayı bahane ederek kör taklidi yaptım. "Sadece onu mutlu etmek istedim." dedi.

Ahlaki olarak birini gerçekten çok sevdiğinizde, sevdiğiniz kişiyi mutlu etmek için, sonuna kadar yanında yürürsünüz. Hayat arkadaşlığının; “İyi günde, kötü günde, hastalıkta ve sağlıkta...” diyerek başlamasının sebebi budur. Ve bazen mutlu olmak için kör davranmak, başkalarının küçük sorunlarını, kusurlarını görmezden gelmek bize ve karşımızdakine iyi gelir.

Güzellik zamanla solacak ama kalp ve ruh güzelliği hep aynı olacaktır. Bir insanı sadece dış görünümü için değil, içindeki güzellikler içinde Sevin...Yunus Emre’nin dediği gibi; ”Yaratılanı Sevin, Yaradan’dan ötürü.”

Hepinize hayırlı günler.