Trabzonspor, geçen hafta Fenerbahçe karşısında mücadeleci oyunundan sonra bu hafta Gaziantep karşısında oynadığı futbolla tam bir hayal kırıklığı yaşattı.

Fatih Hoca’nın, Fenerbahçe maçında çok kötü oynayan Muçi ve Olaigbe’ye bu maçta şans vermesini anlayamadık. Herhalde hocanın bir bildiği var dedik.

Maç başladı ama Trabzonspor’da kazanma isteği adına sahada hiçbir şey göremedik.

Başta Muçi, Olaigbe ve Ozan ilk yarı boyunca varlıkları ile yoklukları belli değildi.

Fırtına sahada adeta 8 kişiyle mücadele etti.

Fatih Hoca’nın, Muçi’de bu kadar ısrar etmesini bir anlam veremedik.

Fenerbahçe maçında Muçi’nin performansını görmediniz mi hocam?

Senin orta sahan güçlü olmazsa ne yapabilirsin? Folcarelli orta sahada tek başına mücadele etmek zorunda kaldı.

Önde Onuachu dışında pres yapan oyuncun yok, toplu ve topsuz hareketlik alan yaratan, oyun aklı yok. Yok da yok…

Yine yan pas ve topu ayakta gereğinden fazla tutmak hastalığı hala devam ediyor.

Onuachu gibi bir kule santraforun varsa; ona göre hücum planı, hücum setleri yaparsın ama dün gece bunların hiçbirini sahada göremedik.

Dün akşamki maçın ilk yarısını gördükten sonra Fatih Hoca, gerek ilk 11 tercihleri gerekse oyuncu değişikleriyle bir kez daha sınıfta kaldı diyebiliriz.

Yenilen gole bakıyoruz; tam da evlere şenlik bir gol. Rakip korner kullanıyor, ceza saha yayı üzerinde bir tane oyuncun yok.

Bu nasıl bir oyun anlayışı inanılır gibi değil.

İkinci yarıya Fatih Hoca Muçi-Augusto, Batagov-Baniya değişikleriyle başladı. Aradan 9 dakika geçmedi Olaigbe’yi de dışarı alarak Vişça’yı sahaya sürdü.

Sevgili hocam; ilk yarıda hiçbir varlık gösteremeyen Olaigbe ile ikinci yarıya neden başlarsın?

Başladın, o zaman 9 dakika sonra neden dışarı aldın?

Sonra Vişça oyuna girdi sol kanatta oynasın. Daha önce bu kanatta oynadı, faydalı da oldu.

Sen tutuyorsun, Zubkov’u sola alıyorsun, Vişça’yı sağ kanata koyuyorsun. Ondan sonra Zubkov sol tarafta kötü oynayınca dışarı alıyorsun yerine ise Arif’i koyuyorsun.

Hocam bu nasıl bir değişiklik?

Zubkov’un yerine Arif mi girmeliydi yoksa Sikan mı?

Hocanın Sikan takıntısını anlamış değiliz.

Şenol Hoca döneminde sol kanatta oynayan oyuncu, Fatih Hoca geldikten sonra formayı unuttu.

Arif’i kurtarıcı olarak sahaya atmak resmen intihar etmektir.

Kısacası Fenerbahçe maçında dersine iyi çalıştı dediğimiz Fatih Hoca’nın, Gaziantep maçında dersine hiçte iyi çalışmadığını gördük.

Oyuncu tercihleri ve saçma sapan oyuncu değişikleriyle hakem kadar Fatih Hoca’nın sonuca etki ettiğini düşünüyorum.

Trabzonspor maçın son yarım saatinde oynadığı oyunu maçın tamamına yayabilseydi sahadan daha farklı bir skorla ayrılabilirdi.

Uğurcan’dan sonra kaleyi devralan Onana ise taraftarlarında tam not aldı. Özellikle beraberlik golünde Onuachu’ya attığı füze pas harikaydı. Onuachu da gereğini yaptı ve takımı adına beraberlik golünü kaydetti.

Hakeme gelince; ne söylesek ne yazsak az bile…

Türk futbolu ne hale geldiğini görüyoruz, yaşıyoruz.

Yazıklar olsun.

Her hafta Trabzonspor’u doğramaya devam ediyorlar.

Düşünebiliyor musunuz; 65. dakikada Augusto yerde kaldı. Augusto topu yere koyarak hemen Vişça’ya gönderdi. Ancak hakem Arda Kardeşler bu sırada faulün yerinden kullanılmadığı gerekçesiyle oyunu durdurması tam bir skandal karardı.

Bu da hakemlerin Trabzonspor’a karşı ne kadar art niyetli olduklarını açıkça gösteriyordu. Özellikle temaslı oyunda düdüğü sürekli ağzında kaldı ve verdiği kararlarla geceye damgasını vurdu.

Maçtan sonra TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun açıklamaları var.

Bakalım bu hakeme düdüğünü astıracaklar mı?

Herkese iyi hafta sonları diliyorum.

Kalın sağlıcakla…