gaziantep escort,mersin escort,gaziantep escort,seks hikayeleri
Tweet |
Arı, “Beyin damar hastalıkları, beyin kanamaları, damar tıkanıkları, tümörler, beynin doğuştan yapısal bozuklukları, migren, baş ağrıları, epilepsi gibi aralıklı gelen bozukluklar, ‘Vertigo’ dediğimiz baş dönmeleri, kas hastalıkları ile ilgileniyoruz” diye konuştu. Arı, bölümlerinde en sık migrenle karşılaştıklarını belirterek, “Migren baş ağrıları arasında en sık gördüğümüz hastalıktır. Migren, beynin damarsal bir hastalığıdır. Neden ve nasıl olduğu çok net ortaya konulmamıştır. Genetik geçiş bir hastalıktır. Ailede migren varsa daha sık görülüyor. Beyindeki damarlarda aniden bir genişleme oluyor. Beyne kan akımı artıyor. O akımda sinirleri etkiliyor ve beyindeki damarlardaki kan basıncının uyarılması sonucu baş ağrıları oluşuyor. Genellikle 2 saatten 72 saate kadar sürebiliyor” ifadelerine yer verdi.
EPİLEPSİ TEDAVİ EDİLEBİLİR
Arı, epilepsi hakkında da bilgi vererek, “Epilepsi aralıklı gelen bir hastalıktır. Ne zaman geleceği belli olmaz. Uykusuzluk, açlık, stres faktörleri, aşırı ses ve gürültü tetikleyebiliyor. Beynin bir elektrik aktivitesi var. Bu aktivite bir travmada sigorta atar gibi sigorta atıyor. Nöbetler şeklinde kendini gösteriyor. Epilepsinin sonucunu araştırıyoruz. Ona göre bir tedavi uyguluyoruz. Beyinde tetikleyen bir tümör veya kanama varsa onlar tedavi edilince nöbet ortadan kalkıyor. Bazı hastalarda da ilaç tedavisi uyguluyoruz ve çoğunlukla kontrol altına alınıyor. Bazı durumda ömür boyu bazı durumda da 3 ila 5 yıl ilaç kullanılabiliyor” şeklinde konuştu.
PARKİNSON KONTROL ALTINA ALINIYOR
Parkinson hastalığı ile ilgili de bilgi veren Arı, sözlerini şöyle sürdürdü: “Parkinson hastalığı da nörolojinin önemli hastalık dallarından birisidir. Beyindeki hareketle ilgili hücrelerin olduğu bölümlerde bir dejenerasyon sonucu geliştiği düşünülen onun da niyeolduğu çok net ortaya konmamış bir hastalık. Hareketlerde yavaşlama, kaslarda sertlik ve titreme ile kendini gösteren ilerleyici ve kesin tedavisi olmayan bir hastalıktır. İlaçlarla hastalığın ilerleme süreci yavaşlıyor. Eskiden ilaç tedavileri iyi değilken 10 yılda hastaların çoğu kaybedilebiliyorudu. Şimdi ilaçlarla hastalık kontrol altına alınabiliyor.”