Trabzonspor bize göre en kritik maçlarından birine çıktı. Bir yandan sakatların fazlalığı, bir yandan cezalılar, diğer yandan ise gelecek hafta Galatasaray ile oynanacak olan maç vardı kafalarda.

Ankaragücü maçına çok sayıda eksikle hazırlanan Ünal Karaman elindeki kadrodan en idealini ortaya koydu.

Çoğu zaman bizim de eleştirdiğimiz Kamil Ahmet Çörekçi görev adamı olduğunu bu maçta bir kez daha gösterdi. Kendisini tebrik ediyoruz. Novak ve Abdurrahim’in yokluğunda görevini yerine getirdi. Kamil Ahmet Çörekçi’ye yapılan eleştirilerin odağında ise topa estetik dokunuşlar yapamamasınadır.

Trabzonspor maça iyi başladı. Sosa sakatlığına rağmen fedakarca görevini yerine getirdi. Asıl sevindirici olan ise bir başka sakat oyuncumuz olan Obi Mikel’in mükemmel geri dönüşüydü. Sosa ve Obi Mikel takımı en fazla rahatlatan ikili oldu. Kaleci Erce Kardeşler ise güven verdi. Uğurcan Çakır gibi yeteneğe sahip olan Trabzonspor’da Arda Akbulut’a da Hakan Aydın’a da bu kale çok rahatlıkla emanet edilebilir. Kaleciden yana sıkıntımız yok, çok şükür.

İlk yarıda Sörloth ile bulduğumuz golle soyunma odasına 1-0 önde giderken, Ankaragücü ise 10 kişi kalmanın cezasını çekti.

İkinci yarıda Trabzonspor rakibinin üzerine gitti. Önce Yusuf Sarı ile ardından ise Nwakaeme ile iki gol bularak skoru 3-0’a taşıdı.

Ünal Hoca, Galatasaray maçını da düşünerek sarı kart ceza sınırında olan Sosa, Nwakaeme ve Majid Hosseini’yi dışarı aldı. Fıratcan Üzüm, Cafer Tosun ve Doğan Erdoğan’ı oyuna dahil etti.

İyi de yaptı.

Trabzonspor bu sezon ikinci kez maç fazlasıyla liderlik koltuğuna oturdu. Sivasspor ve Fenerbahçe’nin puan kaybetmesi halinde liderliğini Galatasaray maçına taşıyacak. Bu hafta olmasa da gelecek haftalarda liderlik koltuğunu bırakmayacaktır. Trabzonspor sakatların tamamının iyileşmesiyle daha da güzel günler yaşayacaktır. Buna inanıyoruz. Bunu söylerken TFF ve MHK operasyonlarını yok sayıyoruz.

Bizim son haftalarda dikkatimizi çeken konu ise şu. Önceden Trabzonspor zaman zaman oyundan kopuyordu. Trabzonspor artık 90 dakika boyunca oyundan kopmuyor. Böyle olunca da başarı geliyor. Zaten taraftarın isteği de bu. Mücadele… Bu futbol oyunudur. İyi oynayanlar da yenilebiliyor. Bayern Münih, Barcelona gibi takımların farklı mağlubiyetlerini unutmayın. .

Yazımızı tamamlarken bir alkışı da her iki takımın taraftarına göndermek istiyoruz. Kardeş kulüplerin kardeş taraftarları futbola renk kattı. Taraftarlığın nasıl olması gerektiğini hatırlattı.

Tebrikler Ünal Karaman ve öğrencileri… Tebrikler Ankaragücü ve Trabzonspor taraftarı…