Şahsım eğer yanlış isem affınıza sığınıyorum. Gerektiği kadar okumuyoruz aynı zamanda düşünmüyoruz. Tefekkür etmiyoruz.

Dünya ya şöyle bir baktığımızda geçmişten geleceğe yapılan her şey bir “Tefekkür ”ün ürünüdür.

Tefekkür ne demek;

Kelime manası: Düşünce, düşünme, düşünüş diye geçiyor sözlükte.

Düşünme ile ilgili (Bu arada her iki kelimeyi değişik paragraflarda kullanacağız neticede ikisi de aynı manayı taşıyor.)

Yüce Kur ’anda birçok ayetler mevcut.

“Eğer biz bu Kur’an’ı bir dağa indirseydik, muhakkak ki onu, Allah korkusundan baş eğerek, parça parça olmuş görürdün. Bu misalleri insanlara düşünsünler diye veriyoruz.”

(Haşır suresi 12.ayet)

Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa SAV de bir hadislerinde şöyle buyurmuştur.

 “Bir saat tefekkür; kırk gece Nafile ibadetten üstündür.” 

(Deylemî, II, 70-71, no: 2397, 2400)

Ayetten ve de Hadisi Şeriften de anlaşılacağı üzere Tefekkürün önemi çok.

Tefekkürü en çok tetikleyen unsurlardan birisi “Okumaktır”

Evet, okumak, çok önemli. Okumak ama bizi bir yerlere getirecek olan okumak.

Tefekküre sevk edecek okumak.

İnsanoğlu Tefekkürle beraber Yaratanını ve Yaratanının yarattıklarının sırlarına erişebilir.

Dünya üzerinde ne ilim varsa hepsi Rabbimize aittir. Hiç kimse kendi kendine bir şey bulmamış ve icat etmemiştir.

Sadece İnsanoğlu Allah’ın ona vermiş olduğu “aklı” kullanmış, Tefekkür etmiş ve Allah’ın ona vermiş olduğu ilimle bu buluşları yapmıştır.

Bizler yenidünya düzeni insanları olarak gerektiği kadar düşünmüyoruz.

Düşündüğümüz tek şey. Para, mal, mülk, kat, yat. Tabii bu düşüncelerden kendilerini soyutlamış insanları tenzih ediyoruz.

Eve gelirken, almış olduğumuz “elma” yı bir düşünsek bu nasıl bu hale geldi. Şimdi benim soframı süsleyecek. Bu bile kâfi gelir.

Kuran ayı olan Ramazan ayında ibadetlerimize biraz daha çeki düzen verdiğimiz doğrudur.

Ancak işin özünü kayıp etmemeliyiz.

Evet, Hatimler doğru,

Keme-i Tehditler doğru.

Salat selamlar doğru.

İsmi Celaller doğru.

Kuran’ı okumak, doğru.

Zikrullah doğru. Yapmış olduğumuz ibadetlerin hepsi doğru Allah’ın izni ile.

Ama Tefekkürümüz eksikse olmaz.

Bu kuranları, bu ibadetleri bizler ne ile yapıyoruz. İki et parçasının birbirine değmesi sonucu ortaya çıkan bir sesle.

Ya, yatağa yattığımızda, uykuya daldığımızda, bizler uykudayken vücudumuzda neler oluyor haberimiz var mı?

Muazzam bir fabrika sabaha kadar hata 24 saat çalışıyor. Üretiyor sırf bizim hayatımızı sağlıklı bir şekilde sürdürebilmemiz için. İşte bu fabrikanın sahibini bulmamız asli görevimizdir.

Geçmişte ve Şimdi de Tefekkürle “Aşkı”  bulanlar, bunun hazzını almışlar bizlere de tavsiye etmişlerdir. BU şahısların eserleri hep tefekkürle yazılmış ve günümüze kadar ulaşmış olup halen bizlere ışık olmaktadır. Bu hususta sizlere İmam-ı Gazali Hz.lerinin” Tefekkür “ Düşünmenin fazileti adlı kitabını tavsiye ederim.

İşte bunları ve bunun gibi daha nicelerini düşünmemiz gerekir.

Düşünen insan üretir. Bu Maneviyatta da böyle ekonomide, Bilimde, ilimde de böyle.

Yani artık yumurta mı tavuktan, tavuk mu yumurtadan çıktı? Bunu düşünmemiz gerekir.

Eğer hakkı işle düşünürsek kim kimden çıktı onu da buluruz Allah’ın izni ile.

Selam ve dua ile Allaha emanet olunuz.