Birkaç gün önce mahallemde arkadaşlarla Cuma namazı çıkışı sosyal mesafeyi dikkate alarak güzel bir sohbet etme fırsatı bulduk.

Sohbetin bir yerinde arkadaşlardan biri Nizamettin Hocam peygamber görevini yerine getirdi ve vazifesi bitmiştir. Bizlere Kuran yeterlidir ne aradıkta Kuran da bulamadık dedi. Acaba öyle mi?!

Bu tür söylemlere her zaman her yerde rastlamanız doğal şeylerden artık. Ne hikmetse bu söylemler güya inançlılar arasında çokça seslendirilmektedir. Bizlerin inançsızlıkla sıkıntımız ne kadar çokça bu tür insanlarla sıkıntımız o kadar hemde az olmamak kaydıyla çokçadır. Bu tür söylemler halkımız arasında çok.

Bu tür söylemlere sahip insanlar Kuranı da bilmiyorlar. Eğer bilselerdi böyle konuşmalarının imkansız olduğunu da bilirlerdi.

Bakınız Kuran da bazı emirler mücmeldir. Yani kapalı. Bu kapalı emirlerin izahını Allah Peygamberine bırakmıştır.

Peygamberimizin peygamberlikle görevleri arasında dört tane bulunmaktadır. Bunlar şunlardır; Tebliğ ; Yani Allah'ın emirlerini ve yasaklarını yaşayarak eksiltmeden artırmadan biz ümmetlerine anlatması. Tebyin ; Yani Kuran da kapalı olan emirleri ve yasakları açıklaması. Temsil; Yani Peygamberimizdeki örneklikler anlaşılarak yaşanılması. Peygamberimiz üsve i hasenedir. Son olarakta Teşri ; Yani Rabbimiz hüküm koymayı kendi üzerine aldığı gibi bu hüküm koymayı bir yönüyle de Peygamberine vermiştir. Daha nasıl bu insanlar peygamberimizin hüküm koyma yönünü inkar ederek bizlere Kuran yeter derler anlamakta zorlanmaktayım.

Bakınız Kuran da yüzlerce yerde namaz kılınız emri vardır. Var ama nasıl kılınacağı rekatları ve rekatlarda neler okunacağı yazmaz ki. Kuranla namaz kılamazsınız. Bu insanlara Kuranla namaz kılınız dediğinizde şaşırıp kaldıklarını sizlerde görürsünüz. Bir hatıramı sizlerle paylaşayım ne demek istediğimi daha güzel anlarsınız. Fakülteden İslam Hukuku Hocam Prof. Orhan Çeker Hocam bir konferans için Trabzon'a gelmişti. Sohbetin bir yerinde konuyla ilgili bir hatırasını bizlerle paylaştı. Hocam; Birgün odasına bir arkadaşı gelmiş. Arkadaşı Orhan Hocam bizlere Kuran yeter. Peygambere ihtiyacımız yoktur demiş. Orhan Hocam yere bir seccade serer ve ona Kuranla namaz kılda görelim demiş. Ne oldu sonunda biliyor musunuz?! Ben söyleyeyim. Arkadaşı tövbe edip Hocadan helallik alıp yoluna gitmiş. Niye mi arkadaşı Kuranla kılamamışta ondan. Çünkü Peygamberin olmadığı bir namaz kılınamazda ondan. Peygamberimiz şöyle buyurmaktadır ; "Ben nasıl namaz kılıyorsam sizde öyle namaz kılınız."

Bir başka örnek vereyim. Kuran da yüzlerce yerde zekat veriniz emri vardır. Fakat hangi mallardan ne oranlarda verileceği yazmaz. Bunu açıklayan Peygamberimizdir.

Bir başka örnek ise Kuran da hac yapınız emri vardır. Fakat nasıl yapılacağı yazmaz. Bunu açıklayan Peygamberimizdir. Peygamberimiz konuyla ilgili şöyle buyurmaktadır ; " Ben nasıl hac yapıyorsam sizlerde öyle hac yapınız."

Yukarıda yazdığım üç örnekten dolayı peygamberimiz olmadığı yerde Kuranın üç önemli emrinin yaşanamayacağını anlamaktayız. Bu Kuran bizlere yeter diyen insanlar daha nasıl bu sözü söyler anlamak zor.

Durumun bir de imani bir yönü var. Şöyle ki Peygamberlere iman bir yönüyle peygamberimizin getirdiklerine iman etme ve yaşatılmasını zaruri kılmaktadır. peygambere ihtiyacımız yoktur demek bir yönüyle imansızlık değil mi?!

Konumu bir ayetle taçlandırmak isterim. " Kim Peygambere itaat ederse Allaha itaat eder."

Peygamberimize itaat farzdır. Başkasınıda bilmem...