Şampiyonluğun en büyük adayı Trabzonspor, Türkiye Kupası'nda Fenerbahçe'yi saf dışı bırakıp finale yükseldikten sonra dün akşam Alanyaspor'a konuk oldu. Türkiye Kupası finali öncesinde, her iki takım için prova niteliği taşıyacak olan maç, özellikle Trabzonspor için hayati önem taşıyordu. Karadeniz Fırtınası adına üç puanı hanesine yazdırmak dün akşam için olmazsa olmazdı. Hüseyin Çimşir ve oyuncular, Trabzonspor'un tarihine geçmek istiyorlarsa kalan haftalarda rakiplerini mağlup etmeleri gerektiğini çok iyi biliyorlar.

Trabzonspor maça golle başladı. İlk yarı boyunca oyunu kontrol eden bir Trabzonspor seyrettik. İlk yarının sonunda Cisse'nin attığı gol Trabzonspor takım savunmasının günün de olmadığının sinyaliydi. Campi ise golde çok ağır kaldı. İkinci yarı rakibine daha da önde baskı yapan Trabzonspor, Novak ile tekrar öne geçti. Erol Bulut'un hamleleriyle Trabzonspor savunmasını zorlayan Alanyaspor atakları, ikinci yarı zorunlu değişiklikle oyuna giren Erce'de son buldu. Ta ki, Bakasetas'ın uzatmaların son dakikasındaki beraberlik golüne kadar! Bu golle Trabzonspor liderlikten olurken son altı hafta zirvedeki takımlar için daha da bir önem kazandı. Sorlöth etkili değildi. Bir gol bir asistle oynayan Abdülkadir Ömür ise kendi potansiyelinin altındaydı. Sosa'nın yokluğu Göztepe maçında pek hissedilmemişti. Dün ise, çok çok hissedildi.

Nihayetinde, hakemin son düdüğü çalmadan maçın bitmediğini tekrar öğrenmiş olduk. Dün gece, gereksiz bir bölgede gereksiz bir kırmızı kart görülmemesi gerektiğine de hep birlikte mutabık kaldık. Yedek kulübendeki oyuncu kalitesi çok mühimmiş. Keza, oyuncu değişikliklerindeki zamanlama da! İki Trabzonlu hocanın maçında kazanan olmadı. Maç öncesi en çok tartışılan konu ise hakemdi. Atilla Karaoğlan ve yardımcıları, belki de Türkiye'de bu sezon seyretmiş olduğum en iyi performansı sergilediler. Maçın en iyisiydiler. Trabzonspor bu maçı unutursa şampiyon olur. Çünkü, o potansiyele sahipler!