Uğurcan ve Saviç’in sakat Malheiro’nun da cezalı olduğu müsabakada Fatih Hoca lig beşinciliği hedefini ciddi ciddi düşündüğünün göstergesi olarak eldeki en ideal kadroyla sahaya çıktı. Trabzonsporlu oyuncular ile hocanın hedef birlikteliğinin olmadığı oyun başlar başlamaz gözler önüne serildi. Trabzonsporlu oyuncular her biri ayrı meslek kollarında çalışan personellerin halı saha müsabakası gibi bir görüntü verdiler. ‘Aman dikkatli olalım yarın hepimizin işi gücü var sakatlanmayalım’ der gibi bir halleri vardı. İlk yarı Sikan’ın yaptığı tek faullü hareket hakemin avantaj kuralı uygulamasıyla kalemizde gol olarak sonuçlandı. 45 dakika boyunca tek temaslı oyunumuz bu aksiyon anıydı.
Dün izlediğimiz müsabaka adeta Trabzonspor’un 2024 – 2025 sezonunun deplasman kompozisyonunun sonuç bölümü gibiydi. Sahadaki onbir ve sonradan oyuna girenlerin ‘dokunursan küserim’ oyununu izledik. Futbol adına üzülerek ifade etmek isterim ki hiçbir şey yoktu. Hafızamda kalan sadece Nwakaeme’nin asistinde Sikan’ın olağanüstü düzgün ve net vuruşuydu.
Hiçbir müsabaka bir sonrakine yüzde yüz referans olmaz ancak çok köklü bir değişiklik olmaz ise üç gün arayla oynanacak olan Galatasaray maçlarında mental ve fizik anlamında nasıl bir tepki verebileceğimizi kestiremiyorum.
Yaşanılan tüm bu olumsuzluklara rağmen Trabzonspor’un yaşadığı kaos ortamı hakem camiasını memnun etmiyor ki onlar da bu kaotik ortamı her hafta biraz daha derinleştirmek için eylemlerinin şiddetini sürekli artırıyorlar. VAR ve AVAR becerisiyle hissiyatlarını kararlarına dönüştürüyorlar. Nerden baksan tutarsızlık nerden baksan kepazelik!