Berat- Bardhi- Umut’tan oluşan savunmada nazik, hücumda utangaç üçlüyle bir kupa finalinde ortadirek tahkim edilemeyeceğini defalarca yazdık, çizdik.

Beşiktaş’ın hocası tek başına Gedson’un bile daha çok ikili mücadele kazanacağı, sprint atacağı, pas arası yapacağı, sahipsiz top kazanacağı Trabzonspor ortasahasını Salih ve Musrati gibi iki altı/sekiz takviyesi de yaparak kırıma uğrattı resmen. Bu iki arkadaş bizim orta sahayı kırdıktan gayri birer de gol attılar can sıkıntısından.

Ortasaha dışında ekibimizin haftalardır skor ürettiği sağ şeridini de son øn beş dakikaya kadar top trafiğine kapattı rakibimizin stratejistleri. Meunier’i, Muçi ve Gedson baskısıyla toptan ve oyundan alıkoyarken Visca’yı, Masuaku’nun tatlı sert darbeleriyle pasifize etti.

Böylece Trabzon’un sağ kanadı ile Beşiktaş’ın sol kanadı hücum aksiyonlarının istatistiğine veri girişi sağlayamadılar. Sadece birbirlerini savundu durdular.

Takımımızın orta sahası kalite eksikliğine, sağ tarafı rakibin taktik disiplinine çare bulamazken zaten çaresizliği kronikleşen sol tarafı da Trezeguet’nin de yokluğunda ne savunabildi ne saldırabildi.

Takım halinde darlığa düşülünce lojistik sağlanamayan Ounachu’dan bir pozisyon dışında haber de alınamadı verim de. O pozisyonda da kendisinden beklemediğimiz, görmediğimiz fiziğine inat müthiş bir gol attı.

Maçın ilk yarısında Uğurcan’ın özlediğimiz performansı ile oyunda ve skor da tuttuğu takıma devre arasında takviye yapmayan Abdullah Hoca testi kırıldıktan sonra harekete geçmenin bedelini ödemiştir. O da stoklarının sınırlılığını bahane edecektir ki bir transfer dönemi geçirdiğini hatırlatırız kendisine.

Geç de olsa Avcı hamleleriyle son on beş dakikada can havliyle yapılan topyekûn taarruz neticesinde eşitliği sağlasak da futbolun adaletine mağlup olduk.

Hücum oyuncularının berbat performanslarına rağmen maçı ve kupayı kazanan Beşiktaş takımını özellikle de kalecisini tebrik ediyorum.

Finale gelme başarısı ve emeğine alkış tuttuğumuz bizim uşakların kupayı kaybetmelerinin acısını Temmuz ayının ortalarında Avrupa yollarına düştüklerinde hissedeceklerini zannediyorum.