Son haftalarda kaptanımız Uğur'canımıza yönelik bir algı operasyonu başlatıldı. Hangi mahfillerde projelendirildi, hangi gayeler hedeflendi, hangi yerel ve ulusal mihraklar fonlandı, kiralandı, yemlendi bilemiyoruz.

Mevzu, Kaptan’ımızın 31.05.2027 tarihine kadar sürecek profesyonel sözleşme süresini doldurmadan başka kulübe transferine dairdir.

On sekiz yaşında giydiği eldivenlerle kupalar, şampiyonluklar kazanma, kaldırma başarısı nasip olmuş, takım kaptanlığı ile onore edilmiş, kendisine tevdi edilen her görevi saha içinde saha dışında layıkıyla ifa etmiştir.

Üstelik bütün bu mücadeleyi endüstriyel futbolda asgari ücret sayılabilecek meblağlar karşılığında vermiştir. Süper ligin tartışmasız en yetenekli kalecisi olduğu bütün futbol otoritelerinin onayı ile sabitken yıllık yirmi milyon lira (beş yüz bin dolar) garanti ücrete oynadığını unutuyoruz galiba.

Başta Sayın Doğan olmak üzere Uğurcan’a manevi manalar, yükümlülükler ve engeller koyan camiamızın ulemaları bir günde "Trabzonspor’un kaptanı bu komik ücrete oynamaz bize yakışmaz." demişler midir? Düşünmüşler midir? Adını bile hatırlamayanlar vardır belki de Tonio Tekliç’in Kaptan’dan daha fazla kazandığını söylersek ironi yaptığımızı zannetmeyin. Ya...

Başkanımızın "Kaptanımı İstanbul takımlarına vermem." türündeki demagojik dilden, duruştan bir an önce feragati gerekir. Hem Uğurcan’ın hem Trabzonspor’un menfaatlerinin senkron olduğu kulüp, kıta neresiyse ekonomik olan, rasyonel olan işte orasıdır. İstanbul takımlarının fazladan vereceği milyon euro, eurolar keyfe keder görmezden gelinemez, reddedilemez. Trabzonspor Kulübünün içler acısı mali durumu bu gibi transfer hamleleriyle onarılabilir, soluklandırılabilir ancak. Geçmişte Ali Kemaller, Serdarlar, Mehmet Ekşiler, Şenollar, Buraklar da bu uğurda değerlendirilmemiş midir? Nedir bu kadar kuru gürültü, boş yaygara, sitem, serzeniş (!)

Yaklaşık on yıldır bu kulüp için ruhen ve fiziken azami katkılar sunan Kaptan’ın sözleşme fesih bedeli olarak milyonlarca euro kazandıracak transferine sitem edenler Trabzonspor Kulübü’ne kendi katkılarını sorgulasınlar bir zahmet. Kaç kez maça gitmişler, kombine ve ya loca satın almışlar, lisanslı hangi ürüne ücret ödemişler?

Daha fazla kazanç için İstanbul’a göç eden, Galatasaraylı, Fenerbahçeli işverenlere çalışan, üç beş bin lira fazlalık için işini, kurumunu değiştiren insanların milyon eurolar kazanacak bir profesyonel futbolcuyu anlamamaları normal değildir.

Yanlış anlaşılmasın ben Uğurcan’ın sözleşmesinden çıkılsın fikrinin trolü ya da yandaşı değilim. Şayet Kaptan’ın bu yönde temayülü varsa şanına uygun, itibarına halel getirmeyecek bir organizasyon ile uğurlanmalıdır. Bordo mavi kariyerine devamı ise bize sadece gurur ve mutluluk verir.

Bir başka genç kalecinin önünü açmak, kariyerine yardımcı olmak da cabası tabi ki.

Kaptan giderse de kalırsa da bir Trabzonspor efsanesi olarak anılacaktır daima. Camiamızın her bileşeni bilmelidir ki profesyonel kutsallık da olmaz sevdaluk da...